Paralel İthalat Nedir ve Gerçekleştirilmesinde Hukuken Bir Mahsur Bulunmakta mıdır?

    Normal şartlar altında ülke dışından mal ihracı sağlayarak ülke içinde satışını gerçekleştiren firmalar mevcut ana satıcı ile birlikte distribütörlük anlaşması gerçekleştirmektedirler. Söz konusu anlaşmaların içerisinde genellikle tek satıcılık sözleşmesi yani ithalatçının ülke dışındaki satıcının söz konusu ülkedeki tek temsilcisi olarak bulunması konusunda karar ortaya konmaktadır. Bunun yanı sıra ülke dışındaki ithalatçı firmanın söz konusu ülke içerisinde ya da farklı merkezlerde piyasaya sürmüş olduğu ve farklı negatif durumlar sebebi ile standartların altında piyasaya sunduğu mallar ise hali hazırdaki distribütör tarafından temin edilmediği için ortaya çıkan duruma paralel ithalat denmektedir. Türkiye içerisinde uzun yıllardır aktif olarak gerçekleştirilmesi ile birlikte dünyanın dört bir yanında da tercih edilen sistem, kullanıcılar nezdinde pek çok olumlu sonuç doğurduğu gibi, anlaşmazlık ve problemleri de beraberinde getirebilmektedir. Hali hazırda tek satıcılık sözleşmesi yapan ithalatçının pazara kendisine rakip olarak bir nevi izinsiz giren paralel ithalat firmasını  dava edip edemeyeceği pek çok hukukçu tarafından hali hazırda tartışılmaktadır.

    Söz konusu davalara Yargıtay'ın verdiği karar paralel ithalat işlemlerinin önlenmesine imkan olmadığı ve hali hazırda marka tecavüzüne giren bir durum mevcut olmadığından dolayı bu konuda ileriki zamanlarda dava açılamayacağı yönünde olmuştur. Buna rağmen tek satıcılık sözleşmesinin iki taraflı olarak bulunduğu ülkeler içerisinde bir paralel ithalat girişimi mevcut olduğunda ise kurumlar haklarını kanun karşısında arayabilmektedirler.